Tarih boyunca farklı medeniyetlerin buluştuğu bir coğrafya olan Anadolu’da kurulan Türkiye, birbirinden güzel kültür rotalarıyla seyahat severleri yollara çıkarıyor. Kırsal kesimlerdeki tarihi patika, yol ve güzergahların birleştirilmesiyle oluşturulan kültür rotaları heyecan verici güzelliklere sahip.
Temmuz 2012’de açılan Türkiye Kültür Rotaları Derneği, Türkiye’nin sahip olduğu kültür rotalarını korumak, yeni rotalar oluşturmak ve tanıtımı yapmak amacını taşıyor. İlgili makamlarla çalışarak tarihi sit alanlarının ve yolların koruma altına alınması için uğraşan dernek, rotaların geçtiği yerlerde yaşayan yerel halka destek vermeyi de amaçlıyor.

Türkiye’nin Kültür Rotaları
Doğaseverlere, tarih meraklılarına, sporsuz yaşayamayanlara, yeni yerler arayanlara alternatif olacak, Türkiye Kültür Rotaları Derneği tarafından belirlenen Türkiye’nin önemli kültür rotalarından bazıları:
1. Hz. İbrahim Yolu, Şanlıurfa

Hz. İbrahim Yolu, dünya nüfusunun büyük çoğunluğu için önemli bir yere sahip olan İbrahim Peygamber’in doğduğu yer olarak kabul edilen Şanlıurfa’dan başlıyor. Dünyanın dört bir yanından gelen gezginleri kutsal yerleri keşfetmeye yönelten rota İbrahim Peygamber’in, Şanlıurfa’dan kutsal topraklara giden yolculuğunun ilginç bir deneyimi. 1100 kilometrelik yürüyüş güzergahıyla Filistin’in El Halil kentinde sona eren rotanın Türkiye topraklarındaki uzunluğu ise yaklaşık 170 kilometre. Hz. İbrahim’in mirası olan misafirperverlik ve dostluğu deneyimleme imkanı sunan bu rota için en uygun zamanlar yaz aylarının oldukça sıcak geçmesi nedeniyle Şubat-Mayıs ve Ekim-Kasım arası dönemler.
2. Likya Yolu, Muğla – Antalya

Türkiye’nin ilk uzun mesafeli yürüyüş yolu olma özelliğine sahip rotası Likya Yolu; Akdeniz Bölgesi’nde, eski adı Likya olan Teke Yarımadası’nda yer alıyor. Başlangıç noktası Ölüdeniz olan rotanın, bitiş noktası Antalya Havaalanı’na yakın bir konumda bulunuyor. 540 km’lik bir alana yayılan yol üzerinde Sdyma, Pyndai, Phellos, Letoon, Xanthos, Patara, Apollonia, Simena, Myra, Limyra, Olympos gibi birçok antik alanı görmek mümkün. Kayalık ve taşlık olması nedeniyle dağ bisikleti için uygun olmayan bu rotada yüzme, kano ya da yamaç paraşütü gibi aktiviteler yapılabiliyor.
3. Evliya Çelebi Yolu

Ünlü seyyah Evliya Çelebi’nin doğumunun 400.yılında açılan ve Türkiye’nin ilk at binme yolu olan bu Evliya Çelebi Yolu, yürüyüşçü ve bisikletçilerin mutlaka deneyimlemesi gereken yollardan. Çelebi’nin Seyahatnamesinde anlattığı yerlere sadık kalınarak ve 1671 yılında çıktığı Hac yolculuğunun ilk bölümlerini takip ederek hazırlanmış bu rota, yaklaşık 650 km uzunluğunda. Çelebi’nin seyahatlerinin ilhamını taşıyan Evliya Çelebi Yolu, Türkiye’nin harika manzaralarının bulunduğu bölgelerden, tarihi önem taşıyan kent ve kasabaları üzerinden geçerek tarih ve doğayı, macera ve dinlenmeyi bir araya getiriyor.
4. Küre Dağları Yolu, Kastamonu

Kastamonu’ndan Bartın’a kadar uzanan Küre Dağları, jeomorfolojik bakımdan son derece zengin bir alan. Batı Karadeniz’in en geniş ve nemli ormanlarını içinde barındıran Küre Dağları; yaban hayatı, endemik bitkileri, vadileri, kanyonları, şelaleleri ve diğer tüm güzellikleriyle Türkiye’nin özgün coğrafi alanlarından biri. 37 bin hektarlık bir alanı kapsayan Küre Dağları’nda parkurlarla 762 kilometreye ulaşan ve Küre Dağları Yolu adı olarak bilinen bir yürüyüş rotası mevcut. Huzur veren görüntüleriyle insanı büyüleyen bu rota, her seviyeden yürüyüşçüye hitap ediyor. Kamplı etkinlikler ve dağ bisikleti turları için de oldukça uygun olan bu güzergah için en uygun aylar ise Mayıs ile Kasım arası dönem.
5. Idyma Yolu, Muğla

Geçmişte birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış önemli bir nokta olan İdyma Yolu, Muğla’nın Gökova ilçesinde bulunuyor. Gökova ve çevresindeki tüm köyleri birbirine bağlayan antik yollardan oluşan rota Türkiye’ de ilk defa ‘Özel Çevre Koruma Bölgesi’ ilan edilen bölgesi içinde de yer alıyor. 150 km uzunluğundaki 10 rotadan oluşan bu yolda, İdyma ve çevresindeki antik yerleri görebilir, Gökova Körfezi ile Ula ve Gerit Kanyonlarının muhteşem manzaralarına şahit olabilir, Ege köylerinin el değmemiş güzelliklerini keşfedebilirsiniz.
6. Ararat Yolu, Ağrı

Birçok kişinin Nuh’un Gemisi’nin karaya oturduğu dağ olarak bildiği Ağrı Dağı, Ağrı ilinin sınırları içinde bulunuyor. 3000 metreyi geçen dağlarıyla Türkiye’nin ve Avrupa’nın en yüksek zirvesi olan Ağrı Dağı, Ararat Yolu adı verilen tırmanış rotalarıyla çok popüler. Ülkenin en yüksek dört zirvesine Büyük Ağrı, Süphan Dağı, Küçük Ağrı, Tendürek Dağı’na ev sahipliği yapan Ağrı Dağı, zirve tırmanışı parkurlarıyla adrenalin tutkunlarının vazgeçemediği yerlerden biri.
7. Yenice Ormanları Yolu, Karabük

Karabük ili sınırlarındaki Yenice Ormanları, Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) tarafından belirlenen ‘Avrupa’nın biyolojik çeşitlilik açısından en değerli ve acil olarak korunması gereken 100 orman alanı’ içinde bulunuyor. Yenice Ormanları içinde bulunan ve alternatif yollarla 396 kilometreye kadar uzanan Yenice Ormanları Yolu, orman yolu ve patikalardan oluşan 21 parkura da sahip. Bunun yanında dağ bisikleti için de parkurların bulunduğu bu rotanın en önemli bölümü anıt ağaçların olduğu ‘Tabiat Koruma Alanları ve Arboretum sahası’. Parkuru ziyaret etmek için en uygun dönem ise Nisan-Kasım ayları arasındaki dönem.
8. St. Paul Yolu, Antalya

St. Paul Yolu, Aziz Paul’un Hristiyanlığı İsrail dışında bulunan Yunan ve Roma kültürünün hakim olduğu yerlere yaymak amacıyla çıktığı yolculuğun güzergahından oluşuyor. Antalya’nın doğusundaki Perge ile Eğirdir Gölü’nün kuzeydoğusundaki Yalvaç arasında yer alan 500 km’lik bir uzunluğa sahip bu rota; Antik Roma yolları, patikalar ve orman yollarından geçiyor. Yürüyüş için en iyi zamanların ilkbahar ve sonbahar ayları olduğu yolda, ayrıca kamp yapmak ve dağ bisikleti kullanmak için de alanlar mevcut.
9. Karia Yolu, Muğla – Aydın

820 kilometrelik mesafesiyle Türkiye’nin en uzun mesafeli trekking rotası olan Karia Yolu, Muğla ve Aydın illerini kapsayan bir bölgede bulunuyor. İsmini Antik Çağ’da bölgede yaşamış Karia medeniyetinden alan bu rota, Akdeniz’den Ege’ye uzanan doğal ve tarihsel güzelliklerinden arasından, el değmemiş koylara, zeytin ve badem ağaçları dolu tepelerden, kıyıların turistik kasabalarına kadar pek çok noktanın içinden geçiyor.
10. Sarıkamış Yolu, Kars

Zengin bir tarihi ve kültürel birikime sahip olan Sarıkamış, yılın büyük bölümünü karlarla kaplı geçiriyor. Bu özelliğini kış turizmi için bir avantaja dönüştüren Sarıkamış, Anadolu Yarımadası’nın Kafkasya’ya geçiş noktasında bulunan Kars ilinde yer alıyor. Yükseklikleri 1500 ila 3000 metre olarak değişen yüksek platolar üzerine yayılı Sarıkamış Yolu, yürüyüş parkurlarıyla Türkiye’deki en önemli kültür rotalarından biri.
11. Kaçkar Dağları Yolu, Artvin – Rize

Karadeniz’i Anadolu’dan ayıran ve Kafkaslar’ın bir uzantısı olan Kaçkar Dağları, bio-çeşitlilik bakımından dünyadaki sayılı yerlerden biri. Yıllanmış ormanlar, yüksek yaylalar, keskin bazalt zirveleri buzul kütleleri ve göllerine sahip parkurlarıyla ilginç bir deneyim sunan Kaçkar Dağı Yolu, en eski ticaret güzergahlarının arasında yer alıyor. En gözde yürüyüşü, 4000 metredeki Kaçkar Dağı’na tırmanış olan bu rota için en uygun zamanlar ise Temmuz’dan Eylül’e kadar olan dönem.
12. Frig Yolu

Antik yerleşim yerlerini birbirine bağlayan Frig Yolu, Ankara, Afyonkarahisar, Eskişehir ve Kütahya illeri arasında kalan Frig Vadilerinde bulunuyor. Toplam uzunluğu 506 kilometreyi bulan bu yürüyüş ve bisiklet rotası, Frigya’nın doğal, tarihi, jeolojik, kültürel atmosferini doğaseverlere buluşturuyor. En konforlu zamanlarını ilk ve sonbaharda yaşayan Frig Yolu, yılın her mevsimi ziyaretçilerine farklı güzellikler sunuyor.
13. İki Deniz Arası, İstanbul

İstanbul’un Karadeniz ile Marmara denizleri arasında bir rota olan İki Deniz Arası, İstanbul’u yürüyerek deneyimleme imkanı veren önemli bir rota. 15 kilometrelik bir uzunluğa sahip bu rota, yeni havalimanı bölgesi, 3. Köprü yolu, hafriyat atık alanları, sanayi ve toplu konut alanları gibi alanlardan geçiyor. Bu rota üzerinde İstanbul’un en eski yerleşimi Yarımburgaz Mağarası ve kent içi bostanları gibi kültürel ve tarihi dokuları barındıran yerleri de görmek mümkün.
14. Sultanlar Yolu

Kültürel mirası koruyan bir kültür turizmi rotası olan Sultanlar Yolu, Birinci ve İkinci Viyana Seferi güzergahlarını takip ederek Viyana’dan İstanbul’a kadar uzanıyor. 2100 kilometrelik bir alana yayılan dünyanın en önemli kültür yollarından biri olan bu rota, yol – işaret çalışmaları tamamlandığında Avusturya, Macaristan, Slovakya, Hırvatistan, Sırbistan, Romanya, Bulgaristan, Yunanistan ve Türkiye’yi de içine alarak 9 ülkeden geçecek. Böylece Roma döneminden beri var olan ve Osmanlı döneminde en şaşaalı dönemini yaşayan bu yolu yeniden tanıma imkanımız olacak.
15. Hitit Yolu

Hitit Yolu, Anadolu’nun önemli bir gücü olarak bilinen Hititlerin yaşadıkları Kırşehir, Kırıkkale, Ankara, Çankırı, Çorum ve Samsun şehirleri içinde bulunuyor. Tarih, kültür ve doğa meraklıları için en güzel rotalardan biri olan bu güzergah Boğazkale ilçesindeki Hitit kentleri olan Hattuşaş ve Alacahöyük kalıntılarını da kapsıyor. Eski kervan ve göç yollarından geçen, alternatif güzergahlarla birlikte 385 kilometreye ulaşan Hitit Yolu, Hititlerin zengin birikimini de yansıtıyor.
16. Kurtuluş Savaşı Yolu

Kurtuluş Savaşı Yolu, Kurtuluş Savaşı’nın en önemli ayaklarından birini oluşturan İnebolu, Kastamonu, Çankırı, Ankara hattını kapsıyor. 105 kilometrelik bir uzunluğa sahip bu rota Ersizlerdere Kanyonu, Karacehennem Boğazı ve Çuhadoruğu gibi doğal güzelliklerle bezeli. Yürüyüş ve bisiklet rotası olan Kurtuluş Savaşı Rotası’nda yürümek için en iyi sezon Nisan-Kasım ayları. Bunun yanında bu güzergahta İkiçay Vadisi, Çuhadoruğu, Karacehennem Boğazı, Ecevithan ve Çataltepe-Ödemiş ormanlık alanları ve Doğanlar Kalesi gibi önemli yerler de görülebiliyor.
Türkiye’de seyahat etme anlayışına farklı bir bakış açısı kazandıran kültür rotalarıyla siz de birbirinden güzel tarihi sit alanlarını görebilir, benzersiz doğal güzelliklerin arasında kaybolabilir, yeni yerler keşfedebilirsiniz.
Listede bildiğim çok az yer olmasına hem üzüldüm hem de sevindim. Daha gidecek çok yolumuz varmış!