Danimarka’nın başkenti Kopenhag, renkli ve şirin yapıları, kanalları boyunca uzanan kafe ve restoranları, zengin kültür ve sanat etkinlikleri ve lezzetli kuzey yemekleriyle Avrupa’nın en çok ziyaretçi ağırlayan kenti. İskandinavya’nın en kozmopolit kenti Kopenhag’ın tarihi ve doğal güzellikleri bir kartpostala bakarcasına büyüleyici. Dünyanın en yaşanabilir şehirleri arasında yer alan kent, Avrupa’nın Yeşil Başkenti Ödülü’ne de sahip.
400’den fazla ada üzerinde yer alan ve ülkenin en büyük adası Zealand’de kurulu Kopanhag, geçmişi Vikinglere dek uzanan önemli bir ticaret limanı. Viking kalıntıları ve kaleleri ile ünlü kent, masalsı mimari dokularından aktif sosyal ve kültürel yaşamına, yeşilin her tonunu barındıran doğal güzelliklerinden, samimi ve güler yüzlü insanlarına dek, keşfedilesi bir kuzey şehri.
Kopenhag Gezilecek Yerler
Büyüleyici tarihi mirası ve yenilikçi mimari yapılarıyla çarpıcı bir kent Kopenhag, modern olduğu kadar doğal yaşamın da bir arada bulunduğu, tarihi kanallarından en lüks alışveriş merkezlerinde dek pek çok seçenekle ziyaretçilerini büyülüyor. Kuzeyin parlayan yıldızı Kopenhag, düz bir alan üzerinde kurulu. Şehrin içerisinde yer alan gezilecek yerlerin birbirine yakınlığı ile yürüyerek veya bisikletle keşfetmeyi mümkün kılan kentte toplu taşıma ise, gayet düzenli ve pratik bir ulaşım seçeneği.
Kopenhag’da, Orta Çağ tarihine tanıklık eden kent merkezini yürüyerek gezerken, dar sokak aralarına gizlenmiş çağdaş mimari yapılar göz kırpıyor. Yeni Liman, Frederiksberg Sarayı, Tivoli Bahçeleri, Gefion Çeşmesi ve Rosenborg Şatosu Kopenhag keşfinin ilk adımları. Dünyanın en uzun araç trafiğine kapalı alışveriş caddesi Stroget, dünyanın en eski lunaparkının bulunduğu Tivoli Meydanı, tarih ve mimari özellikleri ile dikkat çeken Amalienborg Sarayı, Christiansborg Sarayı, Parlamento Binası, çocuklu ailelerin tercihi dev Lego müzesi Legoland görülmesi gereken yerlerden.
1. Yeni Liman
1673’te şehrin iç kısmını denizle birleştirmek amacıyla inşa edilen Yeni Liman (Nyhavn), Kopenhag’ın en güzel ve en turistik merkezi. Kral IV. Christian tarafından oluşturulan bir kıyı mahallesi olan Nyhavn, yüz yıllardır canlılığını koruyan ve kentin ana yeme içme bölgesi. Öyle ki, günümüzde İskandinavya’nın en uzun barı olarak ünlenen, her iki tarafı birçok restoran, bar ve kafe ile dolu olan bir eğlence merkezi konumunda. Rengârenk, bitişik olarak inşa edilmiş olan geleneksel Danimarka evleriyle çevrelenen kanal kıyısında, turistik geziler düzenleyen eski ahşap tekneler yer alıyor. Şehrin iç kısımlarını denizle birleştirmek için açılan Nyhavn Kanalı’na aynı zamanda, ‘İskandinavya’nın en uzun barı’ olarak da biliniyor.
2. Tivoli Bahçeleri
1843’te kurulan Tivoli Bahçeleri, Kopenhag’ın ünü dünyaya yayılan, Avrupa’da da en çok ziyaret edilen 4’üncü park olan Tivoli, açık havada hizmet veren yüzlerce eğlence aracının yanı sıra pek çok yeşil alan ve bahçeye de sahip. İki bölümden oluşan ve yaz mevsimi boyunca ziyaretçilere açık olan bir eğlence merkezi konumundaki Tivoli Bahçeleri’nin bir bölümü, 100 bin farklı çiçek türünü barındıran göz alıcı minyatür bahçelerle dolu. Diğer kısmı ise, tema parkları ve eğlence çadırlarından oluşuyor. Tivoli Bahçelerini haftanın her günü 11.00-23.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
3. Christiansborg Sarayı
800 yılı aşkın yaşa sahip Christiansborg Sarayı, şehir merkezindeki Slotsholmen Adası üzerinde yer alan, kraliyet ailesini ve muhteşem Danimarka mimarisini buluşturan önemli bir tarihi yapı. İç içe geçen birçok binadan oluşan saray binasının ortasında Neo-Barok stilinde bir merkez bina bulunuyor. Günümüzde Parlamento, Başbakanlık Ofisi ve Yüksek Mahkemeye ev sahipliği yapan sarayda, ayrıca 1167 tarihli Absalon’un Kalesi’nin kalıntıları da bulunuyor. Sarayın 106 m’lik kulesi ise, Kopenhag’ın en yüksek kulesi olma unvanına sahip.
4 Kralın Bahçesi & Rosenborg Kalesi
17’inci yüzyılın başlarında Kral IV. Christian’ın şehir merkezinde Rönesans bahçeleri oluşturmak istemesiyle, Avrupa kraliyet saraylarının bahçelerinden ilham alınarak yapılan Kralın Bahçesi, günümüzde şehrin en geniş ve en popüler kent parkı.
Çocuklar için oyun parkları, restoranlar ve birçok botanik bahçesinin bulunduğu Kral’ın Bahçesi’nde Rönesans stilinde inşa edilmiş olan Rosenborg Kalesi ise, günümüzde şehrin en göz alıcı kraliyet müzelerinden birine ev sahipliği yapıyor. Kraliyet mücevherlerinin, kıyafetlerinin ve daha birçok kraliyet eşyasının sergilendiği müzede, Danimarka kültürünü anlatan eserler ve kraliyet ailesine ait özel koleksiyonlar da sergileniyor.
5. Danimarka Ulusal Müzesi
18’inci yüzyılda inşa edilen, Danimarka’nın en önemli ve en büyük müzesi olan Danimarka Ulusal Müzesi’nde (Nationalmuseet), kronolojik olarak Buz Devri, Vikingler, Orta Çağ, Rönesans ve modern çağ sanat eserleri sergileniyor. Grönland Araştırma Merkezi’ne de ev sahipliği yapan ve Stroget bölgesinde yer alan müzede, ayrıca Roma, yakın doğu, Mısır ve Anadolu’dan arkeolojik eserler de yer alıyor. Danimarka kültür ve tarihine, ren geyiği avcılarına, Vikinglere ve buzullardaki yaşama dek pek çok konuda fikir sahibi olabilirsiniz.
6. Küçük Denizkızı Heykeli
Danimarka’nın en ünlü turistik mekânı olan ve Langelinie Limanı kıyısında yer alan Küçük Denizkızı Heykeli (The Little Mermaid), her yıl milyonlarca kişi tarafından ziyaret ediliyor. 1913’te Edvard Eriksen tarafından tasarlanan heykel, 1.25 m uzunluğunda, çıplak göğüslü ve kuyruklu bir denizkızı formunda. Kopenhag’ın simgesi olan bu küçük heykel Tivoli Meydanı‘nda, kaide görevi gören kaya üzerinde oturuyor.
7. Stroget
Kopenhag’ın en kalabalık, en eğlenceli ve en popüler adresi olan Stroget’te birçok mağaza, butik, dükkân, restoran ve kafe yer alıyor. Özellikle Amagertorv Meydanı’nı kapsayan bölümlerde sokak müzisyenleri, sihirbazlar ve dans gösterisi yapanlarla dolup taşan bölge, aynı zamanda kentin tarihi ve turistik mekânları ile sanat merkezlerine de ev sahipliği yapıyor. Alışveriş severler için tam bir cennet olan Stroget, Kopenhag’ın atmosferini hissetmek ve şehir hayatının içerisine karışmak isteyenler için birebir! Stroget aynı zamanda, dünyanın en büyük yaya kaldırımı olarak da biliniyor zira Stroget, Frederiksberg, Nygade, Vimmelskaftet ve Oster Sokakları ile Nytorv, Gammeltorv ve Amagertorv Meydanlarını kapsıyor.
8. Danimarka Ulusal Sanat Galerisi
Danimarka Ulusal Sanat Galerisi (Statens Museum for Kunst), batı sanatına ait 700 yıllık tarihi tek çatı altında toplamayı başaran tek galeri! Müze severlerin yanı sıra, sanat ve tarih meraklılarını da cezbeden bu adres, klasik, geleneksel ve çağdaş sanat akımlarına ait sanat eseri ve objeleri kapsıyor. Diğer yandan galeri içerisinde yer alan Republic Cafe’de her pazar günü ücretsiz konserler düzenlendiği gibi, buraya gelmişken kafe içerisinden geçilerek ulaşılan ve içerisindeki heykellerle büyüleyici olan Ostre Anlaeg Park’ta soluklanabilirsiniz.
9. Amalienborg Sarayı
Kopenhag’ın olduğu kadar Danimarka’nın da en değerli ve en güzel sarayı olan Amalienborg Sarayı (Amalienborg), halen kraliyet ailesinin içinde yaşadığı, şehir merkezindeki 4 yapıdan oluşuyor. Moltke, Levetzau, Brockdorff ve Schack olmak üzere dört saraydan oluşan yapıdaki askerlerin nöbet değişimi şehrin en büyük turistik aktivitelerinden. Günümüzde Amalienborg Müzesi olarak da hizmet veren saray, 1750’lerde Rococo mimari stilde sekizgen bir meydan çevresinde inşa edildi.
10. Özgür Şehir Christiania
Özgür Şehir Christiania (Christiania), Christianshavn bölgesi içerisinde yer alan, hippi kültürünün hâkimiyeti altında olan bir semt. Burası, meditasyon ve yoga tutkunlarının yaşadığı, eşsiz doğal güzelliği ile ünlü, bir anlamda Danimarka’nın ilerici ve özgür yaşam kültürünün bir örneği olarak bilinen bölgesi. Köy ve metropol hayatının iç içe geçtiği bir atmosfere sahip olan Christiania, yaratıcılığın ve yenilenmenin Danimarka’daki adresi olarak kabul ediliyor, zira civarda çok sayıda spa, rehabilitasyon merkezi ve sanat atölyeleri bulunuyor. Farklı bir deneyim olabilir!
Kopenhag’ın şahane panoramik manzarasını izleyebileceğiniz en güzel adres ise, 1642’de Kral IV. Christian tarafından bir gözlemevi olarak yaptırılan Rundetaarn. Günümüzde Rundetaarn’da ünlü Danimarka gökbilimcisi Tycho Brahe ile bağlantılı küçük bir koleksiyon da sergileniyor. Kentin kiliselerinden öne çıkanlar ise, Roma’daki Aziz Petrus Bazilikası’ndan ilham alınarak tasarlanan Frederik Kilisesi, çok zarif bir mimariye sahip Kurtarıcı İsa Kilisesi ile ihtişamlı bir mimariye sahip Grundtvig Kilisesi.
Kopenhag’a nasıl gidilir
Kopenhag’a, Türkiye’den Türk Hava Yolları ve Pegasus ile yaklaşık 3.5 saatlik bir yolculuk ile direkt ulaşım mümkün. Şehir merkezinden 8 km mesafedeki Amager Adası’nda yer alan ve tüm İskandinav ülkelerinin dünya ile bağlantı noktası konumundaki Kopenhag Uluslararası Havalimanı’ndan (Kastrup Havalimanı) şehre, otobüs, metro, taksi, araç kiralama ve shuttle ile ulaşabilirsiniz.
Avrupa’nın en güzel kentlerinden Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da, bunların dışında da gezebileceğiniz pek çok adres var. Müze severler Louisiana Modern Sanat Müzesi, Viking Gemi Müzesi, Ny Carlsberg Glyptotek Müzesi, Danimarka Dekoratif Sanatlar ve Endüstriyel Tasarım Müzesi’ni gezebilirler. Kopenhag Belediye Binası’nın yer aldığı City Hall Square, Kuzey Avrupa’nın en iyi korunmuş yıldız kalelerinden biri olan Kastellet Hisarı’nı da görebilirsiniz. Kopenhag’daki en geniş parklardan olan 17’inci yüzyılda Frederiksberg Sarayı’nın bahçesi olarak düzenlenen Frederiksberg Bahçeleri de soluklanmak için oldukça güzel ve yeşil bir adres.
Kopenhag en çok görmek istediğim kuzey şehirlerinden.
Tivoli Bahçelerini merak ediyorum doğrusu. Fotoğraf harika duruyor.